20 Aralık 2009 Pazar

Abdelkader - Elano - Harry - Arda


Bu 4'lünün aynı anda oynaması gibi bir şans, ancak 2 santraforun sakatlanması şanssızlığı ile geldi ayaklara. Daha önce söylediğimi tekrar etmeliyim. Elano, bu takımda Harry Kewell'ında, Keita'nın da, Arda'nın da oyununu 1 seviye yukarı çıkartabilecek bir adam. Lakin Arda, bir kez daha Elano'yu görmeme üzerine oyun oynuyor. Görmedi, görmedi. 78'de bir gördü. Gol oldu. Elano'nun bir seviye üste çıkartması işte bu. Kanattan otoban misali git-gel yapan Keita'yı tek topla buluşturup, Keita'ya asisti yaptırdı. Keita'nın önüne atılan toptur aslında asist. Hatta gol o toptur.

Harry ise müthiş, harika, şahane. Şair'in dediği gibi; "Bilmezdim kelimelerin kifayetsiz olduğunu bu derde düşmeden önce". Onun durumu dert değil. Bizim durumumuz dert. Gittikten sonra içerisinde bulunacağımız dert. Efsane bu adam.

Gelelim Kaptan'a. Kaptan, takımın üstündedir. Galatasaray'da Profesyonel Takımın Kaptanı, Galatasaray çatısı altında futbol oynayan herkesin kaptanıdır. Onlara örnektir. Sadece davranışları ile değil, oyunu ile de örnek olmalıdır. Sahada beraber top oynadığı 10 arkadaşının her birisine diğerinden ne bir adım uzak olmalı, ne bir diğerinden bir adım yakın olmalıdır saha içerisinde. Pas atman gerekiyorsa, pası atacaksın arkadaşına. Bir kere attın, o da golü attırdı. Tarih bugün Elano'yu yazar. Yarın skoru yazar, kaptanı yazar. Ama bu pasları atmazsan, tarih seni sadece Kaptan olarak hatırlamaz. Elano ile beraber bu olanlarla hatırlar. Sen Arsenal'de Arshavin'e pas atmazsan, Arsene Wenger seni atar.

1 yorum:

ahmetokur dedi ki...

Gol yollarında sıkıntı çektiğimiz bariz ortada. İlk yarı fırtına gibi estik, 2 de gol attık ama sayılmadı tabii.
İkinci yarı tam tersine döndü, maçı hiç izleyesim gelmedi. Gol atana kadar bir ohh diyemedim.(Gerçi golden sonrada gol yeme riskiyle ohh diyemedim ama neyse. Örnek : ibb maçı. )
Bu takıma baros dönmeden gol yollarında dogru düzgün rahat edemeyeceğiz gibime geliyor.
Son olarak ;
Stay With Us Harry.