20 Ocak 2011 Perşembe

Haysiyetsizliğin Resmedilişi: BJK TV





Şu BJK TV nasıl bir komedidir camiada belli değil. Hazır yeniden açılmışken, iyi başlayacakken "amaan size de bir bok beğendiremiyoruz" diye şu yazıyı sallamayabilirsiniz bile.

Kapalı haliyle ayda 150.000 $ masraf eden bir kuruluş işte öyle düşünün. Başına da bir adam koymuşlar, evlere şenlik. Geçmişini zaten biz biliyoruz da, google'a "tuğrul yenidoğan" diye arama yapın mesela. Zamanında "Ben Yıldırım Demirören'in BJK'sini tutmuyorum" diyecek kadar muhalefet olabilirmiş bir adam. He, bizim seveceğimiz, istediğimiz tarzda muhalefet olmadığını zaten biliyorduk. Daha çok "yaralamak" üzerine kurulmuş, başkan için camiaya bok atan adamlardan. (bkz: Medyaspor) Rüzgarın estiği yöne kapılıp gideceğini tahmin ediyorduk, bu sabah açılan BJK TV de resmileşmesi oldu. Zamanında iyi şeyler de yapmıştır, eyvallah. Ama midesizlik ayrı olay.

Biraz önce baktım TV'ye. Başkan'ı almış karşısına, yıkama yağlama. Helal olsun. Duruşunuz falan çok yerinde. Haysiyetsiz herifler. Senin açtığın BJK TV'yi izlemiyorum koçum ben de.

Güzel haber: A2 maçları yayınlanacakmış sanırım. Onları izleyeceğiz tabii ki. Bu berbat futbol dünyasında "temiz" gördüğümüz bir "özkaynağımız" var. Oradan mahrum kalmayalım, aman o maç aralarına Tuğrul'un sıfatını sokmayın. Mide bu da, sizde olmayanından.

18 Ocak 2011 Salı

"Gitme Kal!" Diyemedik



Bir futbolcu düşünün ki takıma transfer olduğunda tribünler onun için şöyle bir beste yapmış olsun:

8 milyon euro, bayıldık biz sana, fenere koymazsan, koyarız ...

Tabata'ya her zaman "acıyarak" baktım biraz. Beşiktaş'a transferi doğruydu demek kolay değil ama şartlar duble yazık etti adama. Bir başkan'ın "kişisel işleri-çıkarları" doğrultusunda başka bir başkan ile yaptığı "ticaret"in ucunun dokunduğu adamdı. Bize gelmeden önceki Antep performansı -mükemmel olsa da- manyakça rakamların sebebinin performans (alttaki tabloya dikkat) olmadığını; Kızıl & Demirören ortaklığının bu transferdeki payını biliyoruz.

Mesela 2 milyon euro'ya transfer edilseydi ve takıma "kurtarıcı" olarak değil de "rotasyon elemanı" olarak alınsaydı bu duruma bu kadar kolay gelinir miydi? Taraftar bu kadar kızabilir miydi?

Tabata'ya kişisel olarak kızamadım ben. Direkt olarak "Tabata Kavramı"ndan nefret ettim. Mesela Delgado'dan çok daha fazla nefret ederdim, Tabata'ya üzülüyordum diyeyim. Sonuç olarak "gitme kal" diyemedik adama, diyemezdik de.