21 Şubat 2010 Pazar

beşiktaş 1 galatasaray 1


...
Saat yediye 10 küsür dakika kala, yurt odasında otururken; bir anda futbloglar.com u açtım... bir de ne göreyim; MAÇ VARMIŞ!
...

Neyse, bu günün bariz hakikati; ne Galatasaray' lı ne de Beşiktaş' lı hiç bir oyuncunun performansının üstüne koymadığı yönündeydi... Beyaz formalılar da, Siyah formalılar da standartlarını aşamadılar...
Fakat, takım oyunu bazında değerlendirirsek bariz olan gerçek ise, Galatasaray' ın bir deplasman takımı nasıl oynaması gerekiyor ise; onu oynadığı yönündeydi... Top kanatlara sıkıştığında sağ ya da sol fark etmez açık oyuncusu, önliberosu ve beki hemen mesafeyi rakibe daraltmaya dair oynadı. Tabii bunun dezavantajı olarak; birincisi ters kanatlarda deyim yerindeyse, at sürecek alanlar bomboş kaldı; ikincisi ise, Galatasaray topu ayağına aldığında kullanacak eforu bulamadı...
Yani direkt olarak mesafe ayarlama problemi söz konusuydu, Aakım 20 metreden 80 metre top sürmeye kalkınca olmadı, kötü verkaçlar oldu, yan toplar döndü, en fenası da; uzun toplar atarak ileri çıkmaya çalıştı ve bunların akabinde tek pozisyon bulamadı... Bi de keşke Keita forvette başlasaydı. Böylece ilerde biraz daha sürükleyebilirdi takımını.

Beşiktaş' a gelirsemde; "Mustafa Denizli takımları mantalitesiz" tezi attırdı ortaya; ne top çevirebildiler, ne de ters taraftaki boşlukları görebildiler; bir de bonus olarak İbrahim Üzülmez faciası ki sormayın... Gerçekten bu adamda futbol mantalitesi yok. Ama Beşiktaş' ta -ki İsmail Köybaşı sakat değilse geçerli bu tezim- altyapıdan oyuncu olmadığından Necip Uysal kadroya girmek zorunda kaldı. Bunu da teknik heyet düşünsün...
Hıı hakkını yemeyeyim, galiba sahada 8 verebileceğim tek adam Nobre idi...

Bir de o var tabii; Fenerbahçe - Galatasaray derbisindeki Kazım' ı anımsarsınız; top dışarı çıksa dahi Servet ile Gökhan ı peşinde koşturup onların eforundan çalmıştı; bu gün Nobre, iki tane hava hakimiyeti çok iyi olmayan stoperin arasından kaldırdığı toplar ile gerçekten bir şeyler yapmaya çalıştığını sezdirdi bizlere. Ama ne kadar yaptı orası tartışılır. Nihat ile başlayıp Nobre' ye dönseydi BJK, ikinci yarı ileride daha çok top tutar, Galatasaray' a da kontra şansı vermezdi gibime geliyor.

Gerçi kontrayı da golden sonra buldu Galatasaray farkettiyseniz; bunun sebebi de çok açık! MUSTAFA DENİZLİ TAKIMI MANTALİTESİZLİĞİ. Gol yedikten sonra; bir anda öyle bir açık vermek gerçekten çok ilginç doğrusu. Ama tabii geriye düşünce "battı balık yan gider" kafaya işlerse böyle olur. Hıı işte Rijkaard' ı eleştiriyodunuz, ben de savunayım; deplasmanda 1-1 iyi skordu; bilincinde oynadı.


Bunun dışında, maçın 1-1 bitmesinin hiç bi önemi yok bana kalırsa; bu ligde çok puan döner daha.



NOT: aylar sonra maç izleyip, aylar sonra buna dair bi yazı yazdım; darmaduman oldu affola.

0 yorum: