Ermeni kadınlar stadyuma gitmezlerdi, yani orası sadece erkeklere ait bir ayin yeriydi. Levon "Stadyuma gittiğin zaman" dedi, "bazı şeyleri özgürce yapabilirsin". Örneğin küfür etmek. Sadece bir stadyumda kabul edilebilecek bir şeydi. Hatta son derece korkunç küfürler icat etmek, bir sanat olarak kabul ediliyordu. Levon'un söylediğine göre bir taraftar hakeme şöyle bağırmıştı. "Hakem, karını Lenin Mozolesinin önünde s....m". Bu küfürde bile bir anlam vardı, çünkü SSCB eyaletlerine göre Lenin'in Mozolesi dünyanın merkezi ve herkesin görmesi gereken bir yerdi. Seyriciler kahkahalarla gülmüşlerdi. Güzel küfürleri takdir ediyorlardı.
Üstteki paragraf Simon Kuper'in "Football Against the Enemy" isimli kitabından. Yani Türkçeye "Futbol Asla Sadece Futbol Değildir" olarak çevirilen önemli eser.
Ermeni taraftarın ettiği küfüre bakıyorum da, bu coğrafyanın havasından mı suyundan mıdır nedir küfür konusunda ortak bir mirasa sahibiz. Kitapda açık açık söylenmese ve "bu küfür hangi milletten vatandaşın ağzından çıkmış" diye sorulsa tereddütsüz "Türkler" derim. Bu özellik biz mahsus değil diye üzülsem mi yoksa sevinsem mi bilemedim.
1 yorum:
bay kerhane, karhanede romantizmi de oku.
Yorum Gönder