7 Ekim 2010 Perşembe

Almanlardan Mesut Özil Çıkınca Geriye Kalanlar


Şaşkınlık içerisindeyim. Dünya 3.sü, Avrupa 2.si ile oynuyoruz. Maça 24 saatten az kalmış. Bir tane teknik analiz konuşan yok ekranlarda. Konuşulan şey, Mesut Özil ve O'nun durumunun yarattığı kombinasyonlar üzerinden fanteziler. Eminim Löw, Schweinsteiger'sizlikte takımının üzerine konuşulmasını istemese bu kadar şanslı olamazdı. Çünkü, takımının en önemli adamı yok. Mesut'tan da önemli bir adamı yok. Ama konuşanı da yok ekranlarda. Belki, Almanya'yı bilmediklerindendir. (!)

Almanya, hep "disiplin" takımı olarak nitelendirilir. İtalya, Hollanda, Brezilya disiplinden uzaktır sanki. Disiplin değildir temelleri. "İstikrar"dır. "Gelenek"tir. Alman Milli Takımı oyuncuları, kendisinden önce forma giymiş isimlerin başarılarını devam ettirmek veya tekrarlamak için oynarlar. Bu yüzden de kadrolarında "takımlarında istikrar" kazanmış isimler seçilir. Tahmin edebildiğiniz ve bildiğiniz üzere kalecileri de iyidir.

Sistemleri 4-1-1-3-1 şeklinde nitelendirilebilir. Aslında rakamların tam olarak ifade edebildiği bir sistemleri yok. En azından benim için. 4'lü savunma, önlerinde Khedira, yanında veya 1 adım önünde Schweinsteiger, bu 2'linin önünde hücum ve bu orta saha hattı arasında doğrudan iletim hattı Mesut, sağında Müller, solunda Podolski, tek santrafor olarak da Klose. 3'ün 2'si kanat oyuncusu olmaktan daha çok içeri driplingler ile delicilik yeteneğini kullanarak oynarlar. Müller ve Podolski 2'lisi rakipleri için ters kanattan gelişen ataklarda inanılmaz derecede gol tehditi olmaktadır. Ters kanattaki "bek"in uyuması, kademeye girmesi, önünde bulunan adamın yardımına gelmemesi bu 2'linin ekmeğine yağ, bal sürmektedir.

Savunmaları haliyle sağlam. Mertesacker boy avantajının yanı sıra yerden de iyi. Beklerin birisi kesinlikle Lahm olurken, Badstuber - Boateng ikilisi maça göre değişmekte. Bu sene Badstuber'in özellikle her maçta stoper oynamasını düşününce Badstuber stoper olarak bile başlayabilir. Jansen ve Lahm kanatları ile saldırmalarının yanı sıra, Badstuber'in sol bek oynaması ve Westermann'ın stoper olması ihtimalleri de var. Tamamen Löw'ün beklemek veya saldırarak oynamak üzerine fikrine bağlı durum.

Almanların en büyük sorunu Bastian Schweinsteiger. Khedira ve Mesut arası bağlantı olmasının yanı sıra Mesut'un kaybolduğu anlarda kendisi bu işi yapıyor. Yerine Toni Kroos veya Müller 2'lisinden birisi oynayacak. Müller'in kanada yakın oynamaması bizim için çok iyi. Kroos'un oynaması ise Müller'in kanada kayması yüzünden sıkıntı. Kroos'un iyi Leverkusen performansı yüzünden de Münih'e geri dönmesi, Kroos'un o bölgede oynamasını güçlendiriyor. Grosskreutz'ün hastalığı da sanki bize 2.şans. Dortmund'da oldukça iyilerdi Nuri ile. O bölgeyi bizim kalabalık tutup, Schweinsteiger'sizliklerini hissettirmemiz oldukça önemli. Müller, biz Mesut'u düşünürken, bizim sol bekte oynatacağımız isime göre maçın adamı olup, çıkabilir. Ne oluyor demeden 2 tane atabilir bize. Çünkü, dikine kat ederken bunu çizgiye değil, ceza sahasına doğru yapıyor. Etkili yapıyor. Hızlı ve çabuk.

Hücumu zaten yazmıyorum. Oldukça iyiler. Bekleyip, topu kaparak hızlı çıkmaları harika bir silah. İngiltere ve Arjantin'i bu şekilde perişan ettiler. Ağır savunmalara karşı bunu harika uyguluyorlar ki, Servet - Ömer yerine Servet - Toraman hattı göbekte bize avantaj sağlayabilir. Tahmin edebileceğiniz üzere hava topunda da harikalar. Bizim de "en efsanevi" yanımızdır burası da. Bunun dışında, Müller - Podolski - Mesut - Klose 4'lüsü etrafında dönen harika hücum setleri var. Bunlara karşı uyanık olabilmemiz, alan bırakmamamız önemli. İngiltere'ye attıkları 2.gol bu setlerin gösterisi anlamında adeta bir gövde gösterisi.

Kısacası, Almanlar öyle Mesut hangi marşı söyleyecek, golden sonra sevinecek mi gibi gereksiz ve aptalca tartışmaların ardında kalacak bir ekip değil. İngilizleri ve Arjantin'lileri 4'lemiş bir ekip. 4 senedir maç kaybettiklerinde kupa kaybeden bir ekip. Savunmaları erken açarlarsa hiç acımadan farka gidiyorlar. Bunu da bekleyerek yapıyorlar. 10'ar, 15'er dakika arayla goller bulup 4-5 yapıyorlar. Sıkıntıya düştükleri durum ise, pek yok. İspanya karşısında doğal olarak zorlandılar. Gana maçında ise rakibin inanılmaz hareketliliğine karşı gelemediler ama 1-0 kazanmayı başardılar.

Kalabalık orta saha ile oynayıp, kontralarda etkili olabilecek bir santraforla oynamak iyi olabilir. Topu ayağında tutacak orta saha adamları ile mümkün olduğunca topları doğru kullanabilmeliyiz. Beraberlik ile ayrılmayı başarı saymalıyız. Çünkü Almanlar, İspanyollar ile beraber yakın zamanın en iyi 2 takımından birisi. Oynayacağımız takım, gelecek 4 ila 6 senenin içerisinde sürekli olarak en az yarı final görebilecek bir ekip. Yani, sadece Mesut değil.

1 yorum:

aks111 dedi ki...

bu şey bursa-valencia maçından öncede olmuştu.bursa medyası ve istanbul medyası işte bursaspor kendi sahasında kazanbilir valencia güçlü ekip diyip durdular.ama bu adamların 11 i nasıl taktiği nasıl konuşan olmadı.şöyle bişey var valencia hakkında çok işe yarıyor.villa ve silva yı sattılar.en güzeli bu valencia diyince bunu kullanıyordu medya :)