26 Temmuz 2010 Pazartesi
Merhaba, Ben Sabri Sarıoğlu
26 Temmuz 1984 günü, yani bundan tam 26 sene önce doğdum. Doğumum "total futbola tepki" olarak nitelendirilmektedir. Galatasaray alt yapısının ürünüyüm ben de. Saçlarımın bu şekilde olmasının sebebi Hakan Abi ve diğer abilerim'dir. Alt yapıdan A takıma çıkan gençlerin saçlarının kazınması geleneğine kurban giden bir saç yapım var. Hoş kazınmasa da bir Sawyer, bir Di Caprio imajım yoktu. Ama olsun yine bu 2 numara saçlarımı ortadan ayırabilecek yetenekte tek isimim. Hatta google'da resimlerde aratınca "Sabri Sarıoğlu Saç" diye öneriliyorum.
Aslında genç takımlarda forvet arkası olarak gayet iyi işler çıkartmışlığım vardır. Bülent Tulun'a inanmayan sorabilir. Ama hazırlık maçlarında ve ilk oynadığım maçlarda nasıl olduysa sağ ayağımla attığım goller ve hızım nedeniyle sağ bekte oynamaya başladım. Ama orta kesme konusunda kendimi 7 senede geliştirebildim. Olsun. İbrahim Abi gibi 35'ine kadar yolum var. Yıllardır da frikik attım. Bir tanesi hasbelkader gol oldu. Bir tanesi de Anfield Road'da direkten döndü. O maçta ne olduğunu hatırlamıyorum.
Ben de Şehremini Lisesi okudum. Bizim Arda Kaptan gibi. Zamanında ben de 4.kaptan idim. Ama Arda şimdi 1.kaptan. Hatta zamanında Sinem Yenge ile bir birliktelik felan... öhöm neyse. Evli barklı adam oldum bende. Franck Ribery zamanında benim yedeğimdi.
Maçlarda 2 polis yaraladım. Kavgada değil. Maç öncesi ısınmada. Topa sert vurunca kafasına gitti. 2 maçta böyle oldu. Oley çekerken hızımı alamayıp tribüne kadar giderim.
Harry Kewell gelir gelmez benim 5 senede yapamadığım katkıyı 10 dakikada yaptı. Ben de ondan bir şeyler kapmak için muhabbet açtım. Bu arada formumu borçlu olduğum çekirdek ile Harry'i tanıştırdım. Bu sinerji işe yaradı. O Bordeaux maçında 90'a vurdu. Ben de 90'da vurdum. Ama çok da kuş vurdum. Hedef konusunda sıkıntılarım var. Nedense hep dışarı gidiyor vurduğum toplar. Ben de bu dışarı meselesini hayat tarzım yaptım.
Gol attığımda efsanevi goller atarım. Benim attıklarımı kimse atamaz. Benim kaçırdıklarımı da kimse anlamaz. O şutlar benim yaşam tarzım. Eskiden sahada kimi görsem itiraz ederdim. Geçtiğimiz sene maçlarda 6 hakem var iken, itiraz felan etmedim. Orta yüzdem de arttı.
Yaş oldu bugün 26. Daha 36'ıma kadar oynarım. Saçlarım da benimle beraber oynar. Yeni statta taraftarlar daha yakın. Onlar biraz dikkat etsinler. Polisler de öyle.
İyi ki doğdun Sabri Reis.
ek: İnşallah, 35-36'ında Aslantepe'de, biz yine Sabri Reis diye bağırınca tribünlerin önüne kadar yardırır, armayı öper, ısınırken yine bir kaleye, bir tribüne şutları yollar, her deparında "yürü be" diye bağırırız.
Etiketler:
Felix Mourinho,
Sabri Sarıoğlu
5 yorum:
''Maçlarda 2 polis yaraladım. Kavgada değil. Maç öncesi ısınmada. Topa sert vurunca kafasına gitti. 2 maçta böyle oldu. Oley çekerken hızımı alamayıp tribüne kadar giderim.''
hahahah süpermiş:))
eee komik mi bu şimdi? bu galatasaray taraftarının sabri'yle ne alıp veremediği var bilemedim. çocuk sırf karizması yok diye bu kadar alaya alınmayı hakediyor mu sizce?
@hagi_10
sabri'yi taaa 2002-2003'teki trabzonspor maçında oyuna girdiği andan beri izlerim. geçen sene rijkaard gelene kadar bu takımda her sene en az 15 kere gönderilirdi sabri. diğer takım taraftarları da değil. biz tarafından. kafasını futbola vermeye karar verdiği andan itibaren futbol oynamaya başladı gerçek anlamda. rijkaard - neeskens'in parmağı ile.
maç öncesi ısınmalarında da birebir bu olaylar olur. sabri her zaman üst tribünün görüş alanından çıkacak kadar alt tribüne kadar gelir oley çekerken. topları da sert vurduğundan çevik kuvvete gider.
beşiktaş'ta delinho neyse bizde de sabri o. beğenmezsin maçta, bağırırsın, artık yeter git dersin ama ilk onu çağırırsın, 3'lüyü hep ona çektirirsin. sabri psikolojisi başkadır. bilmeyen anlayamaz.
veliahtı var ama bu aralar. b.ö. kod adlı arkadaş
@Hagi_10
Sabri'ye çok küfür ederim.Maçlarda çok söverim.Ama Sabri bu yav candır.Mahallenin yaramaz veletleri gibidir Sabri.
Bu arada Sabri Şehremini Lisesini bitiremedi diye yazıyor internette.Tasdiknamesini almış okuldan ayrılmış.
Sabri Galatasaray camiası için önemli bir adam bana kalırsa. Bu yüzden Fenerlilerin tahriklerine gelip de evladımızı üzmemeliyiz. Sabri devşirme bir sağ bektir. Onun takıma katılıdığı yıllarda hücumcu olarak oynadığını biliyoruz. Keza iyi işler de yapmıştır. Nedense o günlerde harika şutlar çekiyor diye övülüyordu Sabri. Sonradan sağ beke çekildi. Bir oyuncu için hücumdan beke geçmek kolay mıdır? Adamın dünya görüşü değişir. hele ki galatasaray gibi bir kulüpte sağ bek perezden bu yana kanayan yaraysa! cihanı, pratezi uğuru harcamadı mı o taraf. bu adam da onun stresini yaşıyor haliyle. vurdukları tribüne gidince özgüvenini de yitirdi. ama her şeye rağmen altyapımızın adamıdır. Fener'in altyapısından adam gösterin bana! Deyin ki dağa taşa vuran Sabrimiz var.
Galatasaraylılar olarak bu çocuğu sevelim. Saç modeline tav olsak da Gerard gibi diyelim:D Keza benziyor. İkisinin de saçlar alından çıkıyor. Neyse olay budur bence:D
Yorum Gönder