31 Ekim 2009 Cumartesi

Değişmeyen Beşiktaş


1 sene önce, aslında tam olarak 10 ay önce Galatasaray derbisinden önce Beşiktaş bugün olduğu gibi Ankaragücü ile oynuyordu. Bugün olduğu gibi yine 1-0 kazanmış, futbol adına gole kadar birşeyler yapmış, sonrasında skora yatmıştı. 10 ay sonra değişen, ileri giden 1 adım yok Beşiktaş adına. Gerileme olmaması iyi ama yerinde sayması kötü. İsimlerin değişip oyunun aynı kalması çok iyi takımsanız size artı getirir. Şu Beşiktaş adına maalesef artı getirmiyor.

Digitürk'ün yağmurun bereketi ile her çanak antene açık olması sayesinde rahat rahat Beşiktaş'ı izledik. Şu bir gerçek; Beşiktaş deplasmanına gelen Anadolu Takımları 3 büyükler içerisinde en rahat deplasmanını oynuyor. 3 pas yapıyor, kontraya çıkıyor, ayaklarında çok fazla top tutup, hoyratça pozisyona girip harcayabiliyor. Zaman zaman, 20-40 veya 55-75 arası gibi genellikle Beşiktaş ile rakibinin maçı değil de normal bir lig maçı izliyormuşsunuz gibi geliyor bana. Beşiktaş bu dakikalarda ağırlığını koyup maçı bitiremiyor. Rakibine "atabiliriz" düşüncesini verdiriyor.

Beşiktaş'ın kadro yapısı aslında bunun ürünü. Denizli, Ekim ayında elindeki kadronun her maçı 2-0, 3-0 kazanamayacağını anladı ki, 1-0'lara tekrar başladı. Bu yüzden devre başlarında gol veya goller bulmaya çalışıyor. Bunun nedeni de takımının adının Beşiktaş olması. Rakibin adının büyüklüğüne karşı koymaya çalıştığı ilk dakikalarda o büyüklük ile saldırıp istediğini alıyor. Aynı saldırma etkisini 2.yarının belirli bölgelerinde etkili yapıp golü bulsa rakiplerini 70.dakikada çözebilecek Beşiktaş.

Savunmayı da Denizli, Ernst-Ferrari-Sivok ile sağlama alıyor. Buna Toraman ve o gün sol bekte oynayan futbolcunun performansı eklenince gol yemeleri Rüştü'nün asistlerine kalıyor. Bir de bireysel yetenekler veya iyi duran toplara. Yani Denizli Fantezilerinden kurtulunca, takımını yukarı çıkartmaya başlıyor. Şu gerçekte Beşiktaş adına su yüzüne çıktı. Matias Delgado, Beşiktaş'ın hücum gücünün kilitidir. Ne Tello, Ne Tabata ne de şu haliyle Yusuf Beşiktaş'ın hücumunu sırtlayamamaktalar.

Son nokta da İsmail'e. Bir gol attı diye dayak yedi adeta sahada. 2.yarıda kaç kere kenara alınıp tedavi edildiğini ben sayamadım. Yazıktır valla.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

desenize bu sene de şampiyonuz.