12 Ağustos 2009 Çarşamba

Servet Çetin'in Defansı || Kazma mı, Duvar mı?


Bir adam düşünün, Denizlispor'da, Fenerbahçe'de, Galatasaray'da, Sivasspor'da, Milli Takım'da forma giymiş, sürekli olarak kazma olarak lanse edilen, kendisinden bahsedilince Shevchenko akıllara gelen bir adam. Kim isminden söz etse, aman hata yapar o, şimdi gol yedirir o denmekte. Servet tabii ki bu isim. Peki Servet'in öncesi ve sonrası veya oynadığı, oynamadığı sezonlarda oynadığı kulüpler ne duruma geldi, hiç araştırdınız mı? Üşenmedim, araştırdım.

Denizlispor'dan başlayacağız ilk olarak. 2002-2003 sezonunda Denizlispor'daydı. O sezon Denizlispor'da stoper oynarken takım olarak 42 gol yediler. Bir önceki sezonda 52 gol yemiş Denizlispor. Bir sonraki sezonda 43. 2000'li yıllardan itibaren en az gol yedikleri sezon Servet'in ilk 11 çıktığı sene Denizlispor adına.

Fenerbahçe'ye gelelim. 2003-2004'te geldi. İlk senesi düzensizdi. Kadroya girmekte zorlanıyordu Fenerbahçe'de. Bir önceki sene 41 gol yiyen Fenerbahçe, Servet'in düzenli ilk 11 çıktığı sene sadece 24 gol yemiş. Bir sonraki sezon da, aynı şekilde düzenli olmasa da kadroya giren Servet'li Fenerbahçe'nin yediği gol 34. 24 gol ise, Fenerbahçe'nin 2000'lerde en az gol yediği sene. 1995-1996 sezonunda 19 gol yemiş Fenerbahçe. O zamandan beri en iyisi.

Bir tek Sivasspor'da bu rakamlarda oynama yok. Servet geldikten sonra takımın toparlanıp, üst sıralara çıkmasında o sene Servet'in defans oynaması kadar, Bülent Uygun'un yerleştirdiği taktiğin, diğer senelerde oturması da var.

Galatasaray kariyeri. Yakın tarih zaten. Galatasaray için önemi, büyüklüğü çok ayrı. Şampiyon olunan 2007-2008 sezonunda 23 gol yedi Galatasaray onun defansında. Yanındaki partneri de sezon ortasında değişmesine rağmen. Bu 23 sayısına en yakın ne zaman derseniz, o defansı ile nam salmış Lucescu zamanı bile değil. Capone - Bülent - Popescu 3'lüsünün zamanı. 1999-2000 sezonunun Galatasaray'ı 23 gol yemiş en son. 2008-2009'da da sezon ortasında sezonu kapattı Galatasaray adına.

Bir de küçük bir Servet hikayesi ile bitireyim bu yazıyı. 2006-2007 sezonu. Servet, Fenerbahçe'den Sivasspor'a kiralanıyor. Servet Çetin, anlaşmalar bittikten sonra Sivas'a gitmeden Sivas yönetimini arıyor. "Sizden bir ricam, lütfen bana bir araba ayarlayın" diyor. Yönetim şaşırıyor haliyle. Servet'in bir arabası mı yok diye söylentiler çıkarken, olayın aslı ortaya çıkıyor. Servet Çetin, yeni takım arkadaşlarına karşı bir ayıp olmasın, arkadaşlarına karşı bir terbiyesizlik olarak görülmesin diyerek son model Range Rover jipini tesislere getirmiyor. O Servet ki, sezon sonu Galatasaray'a gidecek olmasına rağmen sezon sonunda Sivasspor'a para kazandırmak için sözleşme uzatan bir insan. Galatasaray'a da aynısını yaptı. Çok büyük bir adam ve stoper. Görmesini bilene.

3 yorum:

koala dedi ki...

Futbolun içinde nadir değişmeyen insanlardan biridir Servet. Hangi takımda oynadığının, hangi takım taraftarı olduğunun önemi yok.

Büyük profesyoneldir, efendidir, adamdır. Ne getirmiş ne götürmüş sonrasında gelir.

Futbolculuğu da gayet iyidir. Herkes Shevchenko deyip durur herkes, kismenin kötü günü olmaz mı, kötü oynayamaz mı? Öyle bir güre denk gelmiştir. Servet'in hata yapsa bile vasatın altında oynadığı maç sayısı azdır.

Türk futbolunun büyük kazancıdır. Keşke O'nun gibi çok adam olsa.

aks111 dedi ki...

Denizlispordan önce Göztepe de oynamışlığı vardır.

Bay Kerahet dedi ki...

sene 2009:

Servet'i yanında G. Zan oynuyor. Bakılması gereken nokta da bu. ;)