27 Ağustos 2010 Cuma
Necip #3
Yemişim taktiğini-tekniğini. Zaten o yazılanlar lazım değil bize de. Arada yazıyoruz işte. Bu akşam keyfim yerinde. Özet geçiyorum:
Guti topukla veriyor pası, Quaresma atıyor. Sırtı dönük oynayamayan(?) Bobo ver-kaçı hallediyor, Guti atıyor. Nihat kullanıyor korneri, Necip atıyor; Nihat abisine koşuyor. Hilbert "arayı" veriyor, Nobre atamıyor(olağan), Holosko tamamlıyor. Ernst, ortasaha "sanatçısı" gerçek anlamda. Her pozisyonda; hem bizim hem rakibin oyunun içinde var adam. Zapo-Ferrari topu oyuna sokarken şaşırtıyor. Bi' panik, bi' acele var. Çözemedik. İsmail, bi' zahmet üstüne koyamıyor. Hatta geriye gidiyor, üzüyor. Cenk, hakkını veriyor. Yolu açık, yolumuzda lazım. Quaresma, Guti, Ernst falan, güzel yıldızlar da; Necip işte.
Yıldızların ortasında/yanında Necip parlıyor. Buradayım diyor. Çok seviyorum bu adamı. Hatırlatıyorum ama, hâlâ gelişeceksin, hatta umuyorum buralardan gidip göğüsümüzü kabartacaksın.
Aman bırakma kendini, aman kardeşim.
(evet, necip uysal patlaması yaşıyorum şu an)
not: bu arada fotoğrafı şairler parkı'ndan çaldım.
Etiketler:
Bay Kerahet,
Necip Uysal
1 yorum:
resmen gözlerim doldu lan maçta golden sonra. allahım sen nazarlardan sakla bize bağışla bu çocuğu, amin.
Yorum Gönder