22 Temmuz 2010 Perşembe

Hazırlık Maçı Anlamını Bilmeyen Spor Yazarı Olmak


Maç sonrası ritüeli olarak Rıdvan Dilmen'i açtım. Ne diyeceğini bilsek bile izleniyor işte. Gayet normal, gayet maçın farkında konuştu. Bir de Levent Tüzemen vardı ek olarak. O da artık olanı ve görüleni yazarak bir şey elde edemeyeceğini anlamış ki, bu sezon haziran ayından itibaren Rijkaard ve Galatasaray'a sallayarak yazmanın ön plana çıkacağını düşünüyor. Düşünmüyor. Sallıyor. 5 gün önce 5 yiyen Fenerbahçe hazır iken, Galatasaray hazır değil. Herhalde Alman Pub'larında izledi maçı.

Diyorlar ki, X yerine Y neden başlamadı. Bre 0.5 uç karakterliler, adı üstünde hazırlık maçı. Bir şeye hazırlık. Bir şeylere hazırlık. Belki Rijkaard en zor duruma hazırlık yaptı. 2 sol bekinin sakat ve cezalı olması durumunu düşündü. Rijkaard'ın şablon resmi idi bu belki de. 4'lü defansın 3'lüsünün defansı iyi adamlardan kurulu olması fikri. 3 defansı iyi adam, 1 tane de ofansı iyi adam. 2 yarının da temel prensibi bu idi.

Neyse yaz yaz bitmez. Maçtan çıkartılabilecek şeyler neler madde madde yazayım ben en iyisi.

- Bu kadar psikolojik yorgunluğa sebep olabilecek olmasına rağmen 1.5milyon Euro her derbiyi açar.


- Galatasaray'da orta saha yetenek düşmanı adamlardan kurulu. Fenerbahçe'nin kalesine 35-40m yaklaşıp, diyagonal pas atarken kaptırmakta üstlerine yok.

- Barış Özbek hâlâ var. Hâlâ orta kesemiyor.

- Alex, ağırlığını, fazlalığını atmaz ise bu sistemde iş miş yapmaz. Atak yavaşlattı durdu. 2.hafta Trabzon deplasmanında idare eder. 5.hafta Beşiktaş maçında Alex gibi oynar.

- Fenerbahçe'nin sağ beki ancak Gökhan Gönül olabilir.

- Galatasaray, Fenerbahçe'ye yaptığı 2.yarıdaki baskı ve presi, ki bunu yapmadığını da iddia edenler var, her takıma yapsın, her maç 3-4 olur.

- Fenerbahçe, yapmak istediği hücum varyasyonlarını hızlandırırsa, hücumda zor durdurulur.

- Galatasaray orta sahasına mutlak suretle pas atabilen bir adam lazım. Elano lazım kere lazım.

- Deivid, Fenerbahçe açısından sezonun patlama yapanı olabilir. Stoch'u ve Dia'yı unutturabilir. Zekâsı ile top oynuyor.

- Bilica, bırak seni çöpe atacağım poşete, seni parçalayacak mikrobiyolojik bakterilere yazık.

- Arda olmasaydı Galatasaray çok sıradandı dün.

- Hakeme helal olsun. Biraz az faul düdüğü çalsaydı mükemmel yönetirdi ama yine iyi yönetti. Selçuk'un o hamlesine uzayda bile kart verebilecek Türk hakem yok bu ülkede.

- Maç sonunda da Galatasaray kafilesi ve imza vermedi, el hareketi yaptı diye tartışma yaratan taraftarlar meselesi ise ayrı bir mevzuu. Ben buradan kalkıp gitsem, demek ki Arda beni evime sırtında taşımalı, Alex akşama çayımı koymalı. Stada ev uzaklığı ile futbolcu alakası ters orantılı olmalı yani.

- Arda Turan, biz seni çok iyi biliyoruz. Biliyoruz diyenlerden de çok iyi biliyoruz. Sami Yen'de ilk lig maçında Ayhan'ın asistine attığın golden sonra tribünlere koşturmanı, bizim tribünden sevinçten neredeyse düşecek olmamızı da biliyoruz. Manisa'da oynarken Holosko'nun golüne sevinmemeni de biliyoruz. Herkesten de çok iyi biliyoruz. Ne olursa olsun, polis otosuyla eve bırakılmak zorunda bir kaptan asla olmayacağını da biliyoruz. Sen olmasan "yıldız futbolcu" kavramını edinmiş isimlerin sallayacakları bir isim, salladıklarında dikkate alınmayacak bir isim olmayacağını da biliyoruz.

Böyle bir derbi. Bir hazırlık maçı. Volkan Demirel'in Galatasaray maçlarında kaleye ne gömdüğünü, ne dualar veya büyüler ile çıktığını anlamadım.

4 yorum:

orkuns dedi ki...

Şu Mustafa Sarp'ı dövselerdi keşke

lions dedi ki...

rıdvanı da bu ülkede yorumcu yaptılar ya zaten ona yanarım hayır birde en iyisi diyorlar cunku diğerleri kufrederek konustuğu futbol konusmadoığı için konusmaya calısan tek adam kalıyor oda en iyisi oluyro haliyle . yani koyunun olmadığı yerde keçiye abdurrahman çelebi derler hikayesi bu..

Metehan dedi ki...

Ne kadar hazırlık macı olsa da Gs'li futbolcuların ve biz taraftarlarının yenilgiye üzüldüklerini düşünüyorum. Zira ben üzüldüm.. Maçtan sonra futboldan anlamayan adamların lafını dinledim yenildik diye..Yine yerli oyuncularımızın elinin ayağına dolaşmasını izledik malesef..Arda hariç..Ha bi de Mehmet Batdal öyleydi..Neyse..Önemli olan maç değildi Arda'ydı..Yine iyi oynadı..Sevindim buna..Ama mac sonrası olaylarda adının gecmesi herkesi ayaga kaldırdı tabi..Karalama kampanyası devam etti..Arda konusunda senin soylediklerinden baska birsey soylemeyecegim sevgili yazar..Güzel yazı..

etrixler dedi ki...

Yeni transferlere de biraz deginilseydi, tadindan yenmezdi... Belki siz degindiniz de ben Cana'yi "yetenek dusmani orta saha" tanimina dahil etmek istemedigim icin oyle anladim... Yine de ilk cumlesinden sonuna kadar keyifle okunan, yerinde tespitler iceren bir yazi. Tebrik ve tesekkurler.