bülent uygun etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
bülent uygun etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4 Ekim 2010 Pazartesi

Bülent Başkan'ın İstifası


Bülent Uygun, bizim blog yazarlarından Busker ve benim aklımıza geldikçe takdir ettiği insanlardan birisidir. Şaka değil. Bugün Bursaspor şampiyonluğu denilen şeyin altında yatan şey Bülent Uygun'un Sivasspor'unun bunu yapabilecek duruma gelmesi ve kamuoyunu bu duruma yönlendirmesiydi. Ama Bülent Uygun sistemi, yani nam-ı diğer Türbülent nasıl oldu da çöktü ? Neden bitti ? Gittiği takımlara ne oldu ?

Bülent Uygun sistemi aslında Kalli'nin 2007 - 2008 Galatasaray'ının basit bir kopyasıdır. Aslında kopyası değil. Sadece gözünüzde canlansın diye yazdım. Hep var olan bir sistemdir ve Bülent Uygun bunu doğru isimlerle uygulayabilmiştir. Sahaya ilk dizilişleri, oyun başlangıcı, isimler, yetenekler farklı olabilir ama temelinde mantık aynı. Oyun boyunu ilk 8-9 isim için 35m'ye indirmek, hücum hattının en ilerisinde bulunan Mehmet Yıldız ile en gerideki isim arasında ise 70m'ye çıkan mesafeler yaratmak. Bu sistemde stopersen, fiziğin iyiyse, hava topuna çıkmakta sıkıntın yoksa ve biraz sert isen ülkenin en rahat işini yapabilirsin. Hatta Bilica gibi transfer bile olabilirsin. Çünkü, yaklaşık 35m'de 7 kişi sana yardım ediyor savunmada. Hücumda da yapacağın en zor iş topu Mehmet Yıldız'a veya hızla giden Balili'ye şişirmektir. Oyun bu düzende ve bu düzenin rotasyonları ile ilerler. Galatasaray'da da oyun Hakan Şükür'e veya Ümit Karan'a şişirilen toplarla bu düzen çerçevesinde ilerlerdi.

Şimdi, Bülent Uygun sistemi hücumda ilerlemiyor. Savunmada ligin en az gol yiyen 4.takımı. Sadece 5 gol yediler. Gaziantepspor, sadece 4 gol yedi. Ama, oyun mantığı hep aynı. Mehmet Yıldız'lara, Makukula'lara muhtaçlar. İleri şişirdiğinde topu alacak, dönecek, kendi arkadaşlarını sete yerleştirecek isimler yok. Bu yüzden ülkenin en iyi savunma takımları olmalarına rağmen, ülkenin aynı zamanda en kötü hücum takımları halindeler. Bursaspor'un Turgay Bahadır'a şişirdiği topların aynısını deniyorlar ama yapamıyorlar. Bir Volkan Şen'leri, bir Sercan Yıldırım'ları olmadığı için hızlı da çıkamıyorlar. Hakkını verelim; Bursaspor'un hücum düzeni sadece bu plana bağımlı değil.

Olmuyor yani. Sistemlerini yapabilecek isimler artık günümüz futbolunda çok zor yetiştiğinden kendilerine kalmıyor. Bu yüzden burada gol kralı olan Makukula'nın bonservisini elinde bulunduran ekip Makukula'yı satıyor. Bu yüzden Barcelona, Zlatan Ibrahimovic'i satıyor. David Villa'yı alıyor. Bojan'ı Zlatan'ın yerine ilk 11'e koyuyor. Zlatan ısrarla İtalya'da kalmak, dönmek istiyor. Hep aynı sistem, düzen yüzünden. Mourinho, Zlatan'la şampiyon olurken Milito ve Eto'o ile Şampiyonlar ligi şampiyonluğunu kazanıyor. Barça'yı, Zlatan'lı Barça'yı 3'leyebiliyor. Çünkü, Eto'o ve Milito gerektiğinde sol ve sağ beke gelebiliyor ve hızla çıkabiliyor.

Futbol; artık en ön ve en arka arasında 40-45 m mesafe olmasını sağlayan bir düzenin işleyişini istiyor. 70m mesafelere kalmıyor.

Muhsin Ertuğral
, Bülent Uygun'dan sonra takımı bu düzene koymak isteyince takım perişan oldu. Mesut Bakkal, tekrar Bülent Uygun'a dönünce geçen sene Sivasspor ligde kaldı. Ama Mehmet Yıldız, eski Mehmet Yıldız olarak dönmedi. Mesut Bakkal'ın bu yüzden Sivas'ın başında sadece ama sadece 1 galibiyeti var. Üstüne bu sene o sistemi de değiştirdi.

Bülent Başkan, Mehmet Yıldız, Makukula, Turgay Bahadır gibi isimlerin olduğu bir takıma gitmezse ligin en az gol yiyen takımlarını yaratmaya devam eder ama gol atamaz. Yapması gereken futbol mesafesini en uç ve en arka arası 40-45m'ye indirmek. Beraber, yerden oynamayı sağlamak...

17 Mayıs 2010 Pazartesi

Fikriyat



Biz bu adamı sevmedik; o adam başaramadı (çok uğraşsa da)...


Herkes bu adamı seviyor/sever (evet !) başardı...


Ama bu sezon "zihniyeti" hemfikir bu ikili arasındaki ufak farkların; futbol için ne kadar mühim olduğunu her hafta olmasa da; zaman zaman mukayese edip, sezonun sonunda resmiyete döktük/fark ettik.

16 Ocak 2010 Cumartesi

Özlemişiz Valla (!)


Bülent Uygun'a Milli Takım teknik direktörlüğünü sormuşlar. O da güzel güzel cevaplamış. Lakin satır arasında öyle bir cümle kurmuş ki, özletmiş kendini bunu farkettim.

Neler başardığımı futbol federasyonundaki yöneticilerimiz çok iyi biliyor. Neler başarabileceğimi de ben biliyorum. Daha yaşım 39. Önümde 35 senelik bir teknik direktörlük kariyeri var. Bu yüzden aceleci davranmıyorum...
35 sene... 35. 74 yaşında Teknik Direktör Bülent Uygun...

4 Ekim 2009 Pazar

Bülent Uygun İstifa Edecek


Gelecek zamanlı bir fiil olmasına rağmen, doğru bir bilgi bu. Kendisi Antalyaspor maçının sonucu her ne olursa olsun istifa edeceğini açıkladı. Yönetim kabul etmez ama Sivasspor'un dinamiklerinde farklı şeyler olacak. Ya kenetlenirler, ya da şarampol.

Giderse de, Sivasspor'un başında son 2 senedir olanlardan dolayı Ümit Kayıhan, Güvenç Kurtar gibileri görmek Bülent Uygun'dan daha büyük bir kayıp olur.

17 Ağustos 2009 Pazartesi

Executive Decision || Fenerbahçe - Sivasspor

Kurt Russell, Halle Berry ve Steven Seagal'li Executive Decision (Kritik Karar diye çevirilmiştir) filmini herhalde en az bir kere izlemişsinizdir. Filmin kadrosuna bakıp, Steven Seagal kesin yine 1-2 pataklama yapar beklentisi ile filmi izlemeye başlarsanız, hayal kırıklığına üst düzeyde uğrarsınız. Steven abimiz filmin başlarında kendisini feda eder ve 10000m'de iki uçak arasında ölür. Gerisi Kurt Russell ve Halle Berry merkezinde Amerika'ya sinir gazı ile saldırılmasın diye Oceanic (lan yoksa!) firmasının uçağında geçer filmin. Maç öncesi ailesi ile seramoniye katılan, çocuklarıyla beraber poz veren, eşinden uğur öpücüğünü alan Alex, daha eşi locasına yeni ayak basmıştı ki sakatlandı sahada. Maçı erkenden terketti.

İlk yarı Deivid'in 10 numara ile santrafor arası oyunu ve Emre'nin ileri çıkması ile Sivas sahasında geçti. Sivasspor 3 stoperli bir Hayrettin'li taktikte ileriye bir adet Ersen Martin koyunca Gökhan Gönül ve Roberto Carlos, Aston Martin oldu. 2.yarıda aynı şekilde başladı. Ta ki, Bülent Uygun'un 2.hamlesine kadar. Yannick Kamanan oyundan çıkıp, Erman Kılıç oyuna girdiği anda maçın Sivasspor lehinde bitmesi olasılığı sıfırın da altına indi. Fenerbahçe'nin zaten ileride kurmak istediği oyun, Ersen Martin'in topu Fenerbahçe'lilere indirmesi ile daha hızlı, efektif oldu. Maçın kopması da bu hamleden sonra gelmiştir zaten. Hani ofsayt gol felan deniyor ya, o gol verilmeseydi de Fenerbahçe 70'de değil 80'de Sivas'a atardı golü. Fenerbahçe'de artık 70'den sonra maç bitmiyor, tam tersi 70'den sonra oyununun temposunu yükseltiyor. Sivas ise Erman Toroğlu'nun dediği gibi; "Ölmüş ağlayanı yok" durumunda. Santraforu Ersen Martin varın gerisini siz hesap edin.

Fenerbahçe içinse ilginç bir not daha vererek bitireyim. Önce Carlos, sonra Alex. 2 arka adale sakatlığı. İyi de çalışıyorlar ama iyi ısınmıyorlar demek ki.. Alex'siz oralarda neler olacak Fenerbahçe adına göreceğiz...

29 Temmuz 2009 Çarşamba

5-7-9 vs. 6-8 || Anlayana..

Bülent Uygun'dan Aforizmalar #5



Neden biz rakiplerimiz olan Arsenal, Barcelona, Real Madrid, Inter gibi takımlardan önce maç yapıyoruz? Aynı gün ve aynı saatte olması gerekmiyor mu? UEFA bunu Anadolu insanına açıklamak zorunda. Ayrıca Anderlecht bu gece tüm sezon boyunca etmediği kadar mücadele etti. Anlayamadım neden bu kadar koştular.


Anderlecth 5-0 Sivasspor / Maç Sonu Bülent Uygun'un Sözleri


yersen... (:

Yer misin Yemez misin



Sonraki maç ne olur?

7..? 9..?

Neyse, biz Allah korusun diyelim de.

19 Temmuz 2009 Pazar

Bülent Uygun'dan Aforizmalar || Part VII


"Hakemin kırmızı kart vermesi de kendi embesilliğinden. Hakem de zaten Anderlecht'liymiş. Ayrıca PSV Eindhoven forması ile de görenler var kendisini. Bana öyle söylediler."

Dün oynanan maçta yaşanan hakem faciasını yorumlarken...

3 Haziran 2009 Çarşamba

Beyaz Zico Bülent Uygun


“Ben Karapınar’da 20 hanelik bir köyün çocuğuyum. Köyler arası maçlarda çok top oynadım. Daha o zamanlar yıldızdım. Brezilyalı usulü kıvrak oyun stilim nedeniyle bana Beyaz Zico derlerdi.”

Şimdi anlamadığım şey şu. Zico dediğimiz adam bir Brezilya'lıya göre "beyaz peynir" olarak adlandırılabilir. Zaten adamın lakabı da Beyaz Pele. Beyaz Zico ne ola ki?

ek: bahsi geçen haber ve sözler'e buradan ulaşabilirsiniz.

31 Mayıs 2009 Pazar

Bülent Uygun'dan Geceye Dair Yorum




Bülent dün Star TV'de yayına katıldı gece boyunca. Saat 02.00 sularında Atatürk Havaalanına bağlandı kanal. Beşiktaşlı taraftarların yaktığı meşaleler görünüyordu sadece. Programın konukları " Aaa bir şey olacak, Çok zararlı, Yakmasınlar..." gibisinden geyikler yaparken Bülent son noktayı koydu:

"Onlar yandıkça benim de içim yanıyor!"


Normalde kaale alınacak adam değilsin Bülent ancak sene başından beri başkanınızla giriştiğiniz iticilik yarışınız sayesinde nefret eder olduk sizden.

30 Mayıs 2009 Cumartesi

Şampiyon Biziz Beşiktaş Birinci || Bilica


"Gönüllerin şampiyonluğunu geçen yıl kazanmıştık. Bu yıl artık şampiyon olduk ama Beşiktaş birinci"

"Beni antipatik bulanlar hep 3 büyüklerin fanatik taraftarları oldu. Oysa ben kötü bir şey söylemedim ki. 7 yeriz, 9 yeriz, 8 yemeyizderken amacım kimseyi kırmak rencide etmek değildi. Ben Avrupa’da başarı isteğimi dile getirdim"

"Bilica'yı Fener'e verdik. Takımda revizyon yapmak zorundayız. Aksi halde çok sık yan yana oynayan oyuncular başarıya doyar hatta emekli zihniyetine bürünür"

7 ve 9 yiyip başarılı olma isteği...
Yorumsuz...

14 Mayıs 2009 Perşembe

Bülent Uygun'dan Aforizmalar #4




"Sigara içmem, çünkü dayım her sigara almaya gönderdiğinde 7 kilometre yürürdüm. Onun için başından beri nefret ederim"

"Gidiyor bir takımın yönetiminde olan belediyeci futbolcu alıyor geliyor. Adamın uzmanlık alanı foseptik çukuru. Alıp geldiği futbolcu da foseptikten çıkmış gibi. Bir ara 1 milyon 200 bin Avro verip Graf diye futbolcuyu alıp getirdiler"

...Veee serinin bu postunun en bombası:

"Önceki seneye 'tesadüftü' diyenler, bu sefer 'gazla gidiyor' diyor. Gazla gidilseydi, millet Gazman olurdu"


Metaforlara gelesin sayın hocam. Demek "Gazman" ha? ... Gazman... Hay Allah'ım... Güldüm.

12 Mayıs 2009 Salı

Bülent Uygun & Ergenekon

Gün içerisinde Busker'den aldığım mesajla haberim oldu bu olaydan. "N'olmuş acaba?" diye bakınırken bu haberle karşılaştım.

Sedat Peker'in Ablasından Villa alıyormuşmuş...

Bankalar kapalı olduğu için de bu yolla para gönderilmişmiş...

Sivas'ta Laila yok, La İlahe İllallah var... Tamam da; banka da mı yok acep? Ya da bankalar o sıra 10 gün falan kapandı da biz mi bilmiyoruz?


3 Mayıs 2009 Pazar

Bülent Uygun'dan Aforizmalar #3 | Antep Yenilgisinin Ardından




"Sıcak Havada Oynayamadık, onun dışında suç benim" şeklinde başlayan röportaj, "Şampiyon biz, 1.(evet, birinci) kim bilmiyorum" diye sonlandı.

Seviyoruz seni hocam.

Röportajın tamamı: Lig Tv Haber

13 Nisan 2009 Pazartesi

Bülent Uygun' dan Aforizmalar #4


Bu gün Sabah Gazetesinde kupon keserken gördüm bunu. Haberin geçtiği gazeteyi kuponu kesip çöpe atınca orjinali direkt geçme şansım kalmadı. Aklımda kaldığı kadarı ile;


Ankaraspor maçında yedek klübesini tekmeleyip, ceza alan Bülent Uygun, kasığındaki yırtık sebebi ile tedavi için gittiği İzmir' de basının sorularını yanıtlarken olaya ilginç bir espri ile netlik kazandırdı. Uygun, "o klübe belediyeden ruhsatsızdı. Seçimden önce ruhsatsız yerleri yıkım kararı çıktığı için öyle bir girişimde bulundum" dedi.


not 1:Bu kadar kolay mı gazetecilik ya hu? Çöpü karıştırıp yazının orjinalini bulursam çok eksperiment olur aslında :)
not 2 (Director's Cut) : Eğer kadınlar "esprili" erkeklerden hoşlanıyorsa, Bülent Uygun Afrodittir!

27 Mart 2009 Cuma

Bülent Uygun'dan Aforizmalar #3

"Sivas'ta gece hayatı yoktur. Futbolcuların içki alabilecekleri de sadece birkaç dükkan var. Bu dükkanların sahipleriyle de tanışıyorum. Yani futbolcularımdan biri bu dükkanlardan içki aldığında haberim oluyor, ben de o oyuncumu uyarıyorum."



"Yıldız futbolcular galiba Türkiye’yi aynı Arap ülkeleri gibi çiftlik olarak görüyorlar. Onlar Türkiye’ye geldiklerinde yürüsek de 30-40 tane gol atarız zannediyorlar. Ondan sonra Kezman gibi Kezban oluyorlar"

26 Mart 2009 Perşembe

3 adımda bulentuygun.com.tr


-Büyük sunum için resmin üstüne tıklayın-


1. "Bir de şöyle çek İmparator olayım"

2. "adamlar sponsorumuz, biz de kaliteyiz koy evladım siteye"

3. Atatürk ile aynı klasifikasyonda olmak isteme sendromu.

Fenomensin hocam... Türk solu da darda.

Bülent Uygun'dan Aforizmalar #2

''Bugün bir Arsenal, Manchester United, Real Madrid'in bütçesi 1 milyar dolar. Sivasspor'un bütçesi de 12 milyon dolar. Şimdi burada çok büyük sıkıntı var, ama 1 Türk dünyaya bedeldir''
(Sivas'ın Şampiyonlar ligine katılması durumunda geyiği hakkında)



Bu arada, yanlış anlamayın. Oradaki "Bir Türk"ten kasıtı oyunculardan herhangi biri değil, sonuçta yabancı oyuncular da var.
"Bir Türk" = "Bülent Uygun"

Bülent Uygun'dan Aforizmalar

"Sivasspor'un başarısının nedeni burada gece hayatının olmamasındandır. İstanbulda Laila var burada La ilahe İllallah..."

hocam cidden illallah..