Hamburger Sv etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Hamburger Sv etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

11 Mayıs 2009 Pazartesi

Hiçbirşeyden Çekmediler Werder'den Çektikleri Kadar!


Hamburger Sv'lilerin bu sezon içinde bulundukları durum bu. Önce Almanya Kupası'nda yarı finalde penaltılarla Werder Bremen'e evinde elendiler. Sonra Uefa Kupası yarı finalinde yine ilk maçı 1-0 ile deplasmanda kazandıkları Werder Bremen'e 3-2 skoru ile evinde elendiler. (Hmm bana bir şey hatırlattı bu Mike) Son olarak da lig maçında iddiasız, 10.sıralar gibi bir yerde dolanan Werder Bremen'e yenilip, Wolfsburg'un Mario Gomez x 4'lendiği haftada altın puanları kaybedip, belki de Bundesliga Şampiyonluğu'ndan oldular. Ne diyelim geçmiş olsun onlara...

19 Mart 2009 Perşembe

19.03 -20.05= 1-2 *

Evet, galiba bu kadardı her şey. Sonuçta bu takımın hüviyeti, kalibresi ile alakalıydı; bizi biz yapanlar, bizi ileriye götürdüğünü sandıklarımız; hatta ve hatta ücra köşelerde klübüne sevgisini hissedenler... Her geçen gün futbolu sinemaya biraz daha benzetirdim; bu gün olmadı. Sinema' dan "mutsuz son" ile dönmek; bilet parasını geri istemektir çünkü belkide.

Arada Arda var, Baros var. Sevmediğim adamdı kendini Fatma Girik gibi yerden yere atandı da bu gün oynayabileceğinin en iyisini oynadı Milan Baros. Hatta Harry 'Oz' Kewell' da stopermiş de bilmiyormuşuz.

Maç başladı; bir dakka arkamıza yaslanamadık, sağlı sollu geldikçe gözüm Kewell' a kaydı. Kolay değil 3 adet sol ayaklı defans oyuncusu bu takımın göbeğindeydi. Olsun. Gol gelene kadar bir kaç cılız pozisyonumuz var; ve sonra penaltı... Kimse bakamadı. Aslında penaltıyı vuran adam bir şeyler söylüyordu sanki o an. İşte o an kadrajda 2000 ruhu vardı filan. Topu oyuna sokan stoper Harry Kewell sanki bize "Pope" yi anımsatıyordu her haliyle. Tabii belkide önemli olan, odaklanamadığımız o adamın "vekaleten Pope" olduğuydu. Ve ilk yarı biter Hamburg soyunma odasına moralsiz girer...

İlk yarı biter; devre arasında yorumlar "abi ya bi takım her halde bir devre sonu bir devre başı gol atarsa rakibi depresyona girer sahada değil mi?"...

Neredeyse öyle oluyordu... Ama keşke hatırlanması gereken; Baros' un 2004 avrupa şampiyonasında Danimarka' ya attığı o gol olsaydı. Hangi takıma attığını anımsamaya çalışırken; gene, yine, yeniden 2 gol birden gördük kalemizde... Artık her şey bomboş. Sanki ekrandan John Doe el salladı.


(*) = bu günün tarihi; uefa finali tarihi.= ilk yarı iç saha; ikinci yarı dış saha.


Hasan Şaş kim?

Sami Yen Almanlara "Cennet" Olunca!!!





Maç hakkındaki yorumları falan, stoperde kimin oynadığını vesaire bir kenara bırakıyorum. Maça dair bir anım. Daha 1 saat falan önce yaşadığımdan daha taze; net hatırlıyorum.

Maçın ilk yarısı bitti. Bi' sigara içmeye terasa çıktım. Daha sonra maçın başlamasına 1-2 dakika kala bir sigara daha içesim geldi nedense; bi' daha terasa çıktım. Evim Acıbadem'de. Teras Avrupa Yakasına doğru bakıyor. Ben sigaramı bitirmeden daha Baros ikinci golü atıyor. Bir adet Fişek gökyüzünde süzülüyordu. "Aha Cimbom taktı" diyerek sevindim. Mecidiyeköy'den Acıbadem'e ses geliyordu. Aynı ses tahminen "Kadıköy"e de gidiyordu!

57. ve 60. dakikalarda 2 gol atıyordu HSV. Taraftar susmuştu(?)

Nasıl oluyordu? Yılların "Ali Sami Yen Hell"i Almanlara "Heaven"(Cennet) oluyordu adeta. Yaklaşık 1.000 kişi "Saldır!..." türünden tezahuratlar yapıyordu o kadar. Sahada futbolcular bitmiş yorgunluktan; bir şey onları ateşlemeli. O "şey" taraftar olmalıydı bu gece. Olmadı, maçtan sonra takım çağırıldı belki ama bu maç kaybetmeye değmezdi.

Galatasaray - Hamburg


10 kişisi belliydi takımın. 11.si de stoper mevkiine göre değişecekti. Harry Kewell stopere. Galatasaray; De Sanctis - Sabri, Kewell, Hakan, Volkan - Barış, Ayhan, M.Güven, Arda - Lincoln ve Milan Baros ilk 11'i ile sahada olacak.

Hamburg'da ise Trochowski sahada olacak muhtemelen. Sakatlık gibi nedenler söyleniyordu ama sahada. Pitropia bir ihtimal yerine girebilir. Hamburg'un hücum yaratıcılığı bu yazılan 2 adam üzerinde. Bekleri fizik gücü iyi, tekniği kötü adamlar. 2 kanatta toplam 4 Hakan Balta'sı var yani Hamburg'un. Olic ise Münih'ten ev bakıyordur şu sıralar. Aklı maçtan daha çok eve hangi koltuk takımını alsam hanım beğenirde son haftalarda. Guerrero ise gizli tehlike aslında. Böyle maçlarda anlamadan çıkar, çevirir maçı.

Galatasaray ise bildik. 100.kez yazmaya gerek yok. Arda - Lincoln - Baros kilit adamlar. 3'ü gerçek anlamda oynayınca muhteşemler. Kewell ile beraber Bordeaux'u bile 4'lüyor takım. Lincoln kilit faktör. Arda'nın sırtından yükü biraz omuzlamalı. Defans'ı ise defans adamlarına değil takımca yapmalılar. Her Uefa maçında olduğu gibi. Bordeaux maçı gibi gol düellosu bu kez Galatasaray'ı bir üste atmayabilir.

Galatasaray gol yemediği takdirde çeyrek finalde. Hamburg gol attığı takdirde Galatasaray'ın da gol atması gerek. Hamburg'u bitirmek istiyorsa Galatasaray; Ayhan desteği ile Arda kanadından bindirmeli, Lincoln ara paslarını buradan kullanmalı. Bunu yaptığı takdirde Hamburg'u geçer. Son olarak da; Hamburg deplasman takımı muhabbeti yapılıyor. Be kardeşim Galatasaray'da Sami Yen takımı... Son not ise kalecilere yazalım. Rost ve De Sanctis aynı ayarda adamlar. İkisi turu de getirebilir ya da götürebilir.

18 Mart 2009 Çarşamba

Arda Hamburg Maçında Kesin Yok!

Habere göre kesinleşmiş. Israrla inanmak istemiyorum.



Hani bir geyik vardır:
"Sahaya X isimli oyuncumu koyar; yanına on adam dizerim" diye.

Galatasaray'ın "X"i, benim için Arda Turan'dır.
80. Dakikada topu ayağında tutamayacak kadar yorulmuş genç oyuncu kutsaldır yahu.

13 Mart 2009 Cuma

Hamburg 2-1 Galatasaray




Galatasaray'ın dün akşam oynanan maçından önceki yayında D-Smart'ta alt yazıda aynen bu yazıldı.

Hamburg 2-1 Galatasaray

"N'oluyor? Bana mı bir şey oldu? Maç bitti de biz mi yeni geldik? Bu maç sonu yayını mı?" derken düzeltme yapıldı ancak bi' 10 dakika o yazı kaldı orada. Maç öyle bitseydi Aydın Doğan'a iki çift lafım olacaktı. (:

"Güzel" eşitlik

"11 Kişi bir yolculuğa çıkar, her şey güzel devam etmektedir; daha sonrasında ise olaylar gelişir."

Evet bu günkü maçın özeti bu olabilir. Galatasaray maça güzel başlamış. Nasıl? pas yaparak; bir kimliğe bürünerek (Skibbe zamanı olmayan bir şeyler var bu takımda hayret?) ilerideki adamların basireti bir kenara; oyunu oraya yıkmaya çalışırken arkada boşluklar verse dahi ön libero mevkiinin azizliğinden yararlanarak hemde.
Saha da öyle bi Ayhan Akman vardı ki; bundan daha iyisi Gattuso bile olamazdı. Tek hata ile maçı bitirdi o da onun nazar boncuğu oldu. Ki zaten bu maçta golsüz giderken bi penaltı olsa böyle başarılı performans sonrası "Ayhan atsında, gol olsun!" derdim. Golünü de attı hani.
Büyük Kaptan yedek klübesinden direktifler verirken hiç saçmalamadı; hatta ve hatta yaptığı değişiklikleri eleştirenlere hatırlatma yapayım, oyuna giren Mehmet Güven gollük pozisyonu keserken, daha sonradan yıllar sonra belkide gördüğümüz (ve belkide tanıyamadığımız) Hasan Şaş, Ümit Karan' ı son 30 dakikadaki tek pozisyonumuza soktu. (Anlayamadık ya bu destansı hikayeyi bozan düdüğün manası ne diye?)
Harry Kewell ile alakalı çok ciddi bir dipnot vermeliyimki onun kadar büyük maç oynamış sahada bir tek yedek klübesindeki Korkmaz vardı, stopere geçtiğinden itibaren ciddi anlamda Emre Aşık' ın vereceği performanstan daha fazla şey vereceğini hissettim diyebilirim.Ha bir de At' a demiştim bundan önce Volkan Yaman sahada olmalı diye o ya da bu şekilde oldu da; ve bence sahanın en iyilerindendi.
Hamburg' a gelirsem; Niclas Jansen' i Bayern' den aldılar; Bayern' e Olic' i kaptırdılar. Golü "Ex-Bayern" atınca biraz komik olmadı değil, ki zaten gol beklenmiyor da değildi bir gol, rakibin kendi sahasındasınız; ev sahibi korner kullanırken yuhalanıyor. Gayette komik. İşte bu da sanırım 1-1 in Sami Yen' de işe yarayabileceğinin bi emsali.Bana kalırsa; tur için şanslar; %65 -%35 gibi, ha Servet Çetin bi kere daha kahramanlık maskesini benimsemek isterse; kapımız açık, işte o zaman da tur için hiç bi engel kalmaz...

12 Mart 2009 Perşembe

Bir Stoper Olarak Harry Kewell


Harika olmasa da, Galatasaray için hem de Hamburg gibi bir deplasmanda ilk yarı müthiş bir skor ve nispeten iyi oyun. 2.yarı ise birileri Galatasaray'a ve Galatasaray'lılara 1-1 bitecek dese, şaşırmazdı kimse herhalde. Zaten ikinci yarı 1-1 başladı gibi. Adam paylaşma hatası 1-1 yaptı. Ama tek stoper özellikli Emre Aşık atılınca herşey "2-1 felan bitse en azından"a geliyordu. O mevkii'de adam yoktu başka. Yok. Semih Kaya diye bir genç var sadece. Harry Kewell geçti oraya. Evet Leeds United'ın 10 numarası, Liverpool'un sol açığı, Hamburg deplasmanında stoperdi. Partneri ise sol bek Hakan Balta. Şaka gibi. Son dakikada da Ümit'in golü. Takılmalara hakemler faul düdüğü çalmakta. Faul olsa da koşarken takılsa da. Hakem risk almadı. Ama o 19 numaralı formanın sahibi, maçın en önemli adamlarından birisiydi. 18 numara ile, sahada bir adım daha atmaya mecali kalmayan 66 numara ile, kalesinde devleşen 26 numara ile maçı ve günü kurtardı Galatasaray. 2.maç 10 kişi takıma atak yapmakta zorlanan Hamburger Sv, Sami Yen'e gelecek. Tek sorun defans göbeğine kim gelecek o maça kadar?