Adnan polat etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Adnan polat etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10 Şubat 2010 Çarşamba

Herkes Kendi Kapısının Önünü Temizlese





Şunu görüyorum ki saha içinde, tabir çok hoşuma gitmese de, "kasap" diye taraftar tarafından adlandırılan futbolcular çok vicdansızca yıldız futbolcuları tekmeleyerek durdurmaya çalışıyorlar.

Adnan Polat / 5.2.2010
Fakat acele işe belki şeytan değil ama hayatın kendi adaleti karıştı ve mesela Jo Alves sakatlığıyla, Galatasaray yönetiminin bilinmeyen denklemini, daha da bilinmeyen ve hesap edilemeyen noktalara savurdu. Bu ortamda da, Adnan ‘Ali’ Polat ‘Şen’, geçmişte de kimi örneklerini gösterdiği o şark kurnazlıklarından birine daha sığındı ve ‘Kasap futbolcular’ tartışmasıyla hem gündem saptırdı, hem de olası bir başarısızlık için şimdiden gerekçeler oluşturma yoluna gitti. Ve bu noktada da kurban olarak, takımın eski bir futbolcusu, Antalyasporlu Yalçın Ayhan seçildi. Buraya kadar hiç yeni bir şey yok; geçmişi Bizans’a dayanan bu topraklar, tarihi boyunca bu türden yalanlara çok tanıklık etti. Lakin işin kötü yanı, bu kez günaha Frank Rijkaard gibi bir Batılıyı ortak etmekti.
Uğur Vardan'ın yazısı bu üstteki. Güzel yazının tamamını okumak için tıklayınız.

Galatasaraylı taraftarlar mevcut durumdaki diğer başkanlara bakarak kendi yönetimlerine toz kondurmamak konusunda haklı olabilirler. Ancak bazı şeyleri görmek gerek.

Aziz Yıldırım da bu konuda eleştirmiş Galatasaray'ı. Ne gerek var yahu? Galatasaray da "Madem Kulüpler Birliği Başkanısın işimizi çöz" diyerek kapattı olayı. Aziz Yıldırım'ın da Kulüpler Birliği Başkanı olmaktan duyduğu sıkıntı buydu sanırsam. Bir istifa daha gelir mi? E hazır gündemi Galatasaray işgal etmişken patlat bir istifa daha Aziz Başkan!

Başlıkta dediğim gibi, "herkes kendi kapısının önünü temizlese"...

Kayseri Onursal Başkanına da bir şey demek gelmiyor içimden. Zamanında bunlar yoktu da zirvelere yaklaşınca bunlar oluyorsa camiada, Büyük Takım olmanın gerekliliği budur zannetmiş olabilir. Özhaseki'nin davranışları hiç de yabancı değil. Bizde herkes, her sene masaya yumruğunu vurur(!) Kayserili Özhaseki vurunca mı sorun oldu?

Kulüpler Birliği resmi jingle'ı da bu olsun: Masum değiliz, hiçbirimiz...

Sezen Aksu'dan gelsin;

7 Eylül 2009 Pazartesi

Atma Adnan Polat!



Eskilerden Emre Aşık’a saygı duyuyorum. Ayhan’dan çok memnunum. Sabri de kendini geliştirdi.
 Adnan Polat / 2.2.09

Yapma bunu Adnan Polat, yapma... (:

  Sabri biraz daha zorlarsa kendini gelişterimeme konusunda tez konusu olacak. Aynı dalda kaç bilim insanı İbrahim Üzülmez üzerinden aynı konuda tezlerle profesör oldu yıllarca! Uğur Boral da bu aralar ortada yok ama o yolda ilerliyor maşallah. İbrahim Üzülmez'den geçtim de kalan ikisi kendini geliştirmeye başlasa ne güzel olurdu...

24 Haziran 2009 Çarşamba

Yıldırım'dan Arda'ya 15 Milyon Euro


Hürriyet gazetesi yazarı Mehmet Y. Yılmaz'ın haberi. Hani şu 90 Dakika dörtlüsünden birisinin. Başkanlardan izin alınarak yazılan bir yazı olduğunu belirtiyor zaten yazısında da. Doğan Holding çatısı altında yapılan bir yemek sırasında gerçekleşiyor olay.

Yıldırım, Polat'a yemeğe başlamadan: "Yemeğe oturmadan söyleyeyim, Arda için peşin 15 milyon Euro ödemeye hazırız" diyor.
Polat da: "Arda Galatasaray'lı. Size gelmez" diyor.
Yıldırım ise: "Arda ile konuşalım. Yarım saat verin, olmazsa olmaz zaten" diyor
Polat ise: "O zaman siz de izin verin, biz de Gökhan Gönül ile konuşalım" diye yanıtlıyor.

Konuşma uzun. Haldun Üstünel felan giriyor sonra muhabbete. En ilginç noktası ise Aziz Yıldırım'ın Arda kabul ederse "Hepimiz Galatasaray forması giyeriz" sözü.

Muhabbetin ciddiyeti tartışılır fakat, ortada dönen cümleler çok su götürür.

14 Nisan 2009 Salı

Tezgahtar Adnan




ForzaBeşiktaş forumlarından Emre Yüksel'in çalışması.

Yorum Yok... Vizelere Devam...

10 Nisan 2009 Cuma

Bir Spor Klübüne Başkan Olmak.


Bunun anlamını, yükmünü, hükmünü, sorumluluğunu, artistliğini bu gece anladım. Gerçekten diyorum. Üstelik sadece tek bir kare bunu anlatmaya yetti. Galatasaray Bayan Basketbol Takımı ilginç bir maçın sonunda rakibini 21 sayı fark ile yenip kupayı aldı. Şampiyonluk kutlamaları filan derken ikincilik plaketini almak için Cras Basket Taranto takımının kaptanı geldi (adını bilmiyorum vallahi) Adnan Polat ve Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Murat Başeskioğlu rakibi kutlayıp plaket töreninin klasik ayrıntılarını yerine getirdikten sonra Adnan Polat arkasını döndü ve önce bir hareketle tribünü susturdu, daha sonrasında ise alkış işareti yaparak rakibi alkışlattı... Bilmemkaçbin kişi, sadece bir adamın ağzına bakınca doğal olarak hayli karizmatik oluyor. Özgüven tavan yapıyor filan.

23 Şubat 2009 Pazartesi

Demirörenleştiremediklerimizden misiniz?



Türk futbolu son yıllarda hatalarla yönetiliyor adeta. Hata yapan, diğerinin yolunu açıyor. Tabii bu doğal bir şey; ancak çoğu zaman kişiler/kulüpler sadece başkalarının hatalarıyla "görünürde" başarılar yakalasa da aslında hatalar diz boyu. Sosyolojik tespit yapma gereği duymuyorum ki zaten hepimiz milletcene "dün"leri çok çabuk unutuyoruz; işimize geldiğinde.

Yıldırım Demirören... Son 20 yılda Türk Futbolunun başına gelen en ilginç isimlerden biri. Yönetciliğine tabii ki diyecek bir şeyimiz yok. Aynı şeyleri binlerce kez farklı kişilerden duymaya herkes sıkılmıştır zaten. İşin ilginç yanı, diğer kulüp yöneticilerimiz bu adamdan hiç mi ders çıkarmaz?...

Aziz Yıldırım: Yıldırım Demirören'in daha bir "ağır abi" olanı, daha bir paralı olanı. Transfer alanında en çok eleştirilen adam olan Yıldırım Demirören'den ne farkı var Aziz Yıldırım'ın?
Josico, Maldonado, Gûiza, Aragones... Hepsi Yıldırım Demirören'in balonlarından çok daha balon, çok daha pahalı adamlar. Sonuç mu? "Bidon dolusu Fenerbahçe"...
Hepimizin elinde malzeme var rahatız. Yıldırım Demirören Başkanlık yaptığı sürece çok daha malzeme verir kendisini eleştirmeyi seven bizlere. Ancak Aziz Yıldırım'ın malzemeleri de az değil hani.

Adnan Polat: Adnan Polat'ın çok sevilmesindeki birkaç etken
  • Özhan Canaydın'dan sonra başkanlığa gelmesi
  • 20.45 Muhabbetinin tutması
  • Galatasaray çıkışlı olmaması (tabandaki taraftar kitlesi, tabunun yıkılmasından memnun)
  • Ağır Abi hareketleri
Peki hatırlayalım bir. Beşiktaş'ın hakları yeniliyor, sürekli hakem hataları falan... Ortalık kızışcak, ancak basın Demirören'e karşı bir tavır alıyor. Barkovizyonda oynatılan hatalarla falan dalga geçiyor basın adeta. Aynı dönemlerde Galatasaray hakemleri destekliyor, "arkanızdayız" diyor yönetim. Pekala Kayseri ve Sivas maçları sonra olanlar. Dünyanın en komik itirazları... Adnan Sezgin bir gösteri yapıyor, video'lar falan. Cidden Adnan Polat beğendiğim bir yöneticiydi; bu sene adeta sildi kendisini. Çok başarısız bir yönetim gerçekleştirdi. Skibbe'nin otoritesini kendi elleriyle yıktı. Teknik Direktör yurt dışındayken yardımcıları takımdan gönderildi, sezonun ortasında "kafasının üstüne" bir "kalli" yerleştirildi. Futbolcuları da aynı şekilde yarıştan kopartan adam da Adnan Polat oldu. Galatasaray futbolcusu artık gamsız! Kaybetmek artık koymuyor belli ki. Maç biter bitmez yönetici hakemlere saldırmaya başlıyor, taraftar da öyle. Galatasaray futbolcusu neden üzülsün ki? Suçlu belli! Aklıma ister istemez Yıldırım Demirören'in
hâl ve hareketleri geliyor, hataları geliyor. Adnan Polat'ın önünde böyle bir örenke varken nasıl aynı hataları kendi de yapıyor anlamış değilim.

Aziz Yıldırım ve Adnan Polat. İlginç bir şekilde Türkiye'nin en başarısız kulüp başkanının izinden gidiyorlar. Anlayabilmiş değilim!

İddiam devam ediyor: Let's kick out of football!