Tomas Zapotocny etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Tomas Zapotocny etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
31 Temmuz 2010 Cumartesi
Ferrari Neden Gider ya da Zapo Neden Kalır?
Ferrari’nin gitmesine birkaç sebep sayabiliriz. Bunların başında düzensiz hayatı gelebilir. Geçen sene takım temposuz ve geride oynarken “adele” sakatlığı geçirmesi pek de mümkün değildi. Her ne kadar antremanlara düzenli çıkmadığı zamanlar olsa da iyi performans gösterdi. Takım yarıştan çekilinceye kadar öyleydi daha doğrusu.
Bir diğer konu maddi yük. Evet, bonservis olarak “neredeyse” aynı bedelde alındılar(Sinan Engin’e selam olsun) ancak pazarlanabilirlik ve maaşları açısından Zapo’nun kalması daha kolay olacaktır.
Ferrari’nin sakatlık ihtimalinin yüksek olduğu söyleniyor. Bilemiyorum ne kadar doğru. Ancak bunun altında da bazı zamanlarda kendine bakmaması yatıyor ise, halledilemeyecek şeyler değil. Ferrari’nin ihtiyacı olan tek şey motivasyon. Şampiyonlar Ligi’nin en iyi stoper performanslarından birini nasıl sergiledi hatırlıyoruz.
Zapo için, Ferrari ile aynı tip oyuncu diyebiliriz biraz; ancak Ferrari 3-5 gömlek üstündür. Zapo’nun üç hamle yaptığı yerde, Ferrari tek hamle ile sorunu çözebilir. Ferrari ‘ye yavaş diyebilirsiniz ama pozisyon ve taktik bilgisi en hızlı alternatifinden iyidir.
Bu nedenlerin hepsi yalan olur, Zapo yarın sabah Eskişehir’e gider ilk uçakla. “Aaa” deriz; “ulan iyi pazarladılar zapo’yu” deriz. Olur da olur yani. Açıkcası ben kendimi buna inandırmaya devam edeceğim.
En Ferraricisi kadar Ferrariciyim ben de. Ama oldu ki gitti: Schuster’e sesimi çıkartmam. Tabii ki buradan eleştiririm; ama “Ferrari nerde ulann!?” diye bağırmam. Stadda oyuncuma, hocama küfür etmem. Mustafa Denizli’ye güvendim; Schuster’e de güvenirim. Yarın bir başka hoca gelsin ona da güvenmeye devam ederim. Tabii ki bir yere kadar. Gözlerimi kapatmam, eleştiririm de. Küfretmem; o zaman önceleri Nihat’a, sevmeme rağmen Serdar’a, Kaş’a küfür edenlere kızmamın ne anlamı kalacak? “Arma Aşkına” susmayı bilirim. Eleştirmek farklı, çizgiyi bilmek lazım.
Hepsini geçtim. Delgado "yakışıklı adam, güzel adam" diye 4 yıldır takımda, Ferrari'ye ömürlük kontenjan açın. Bak sinirlendim yine.
Etiketler:
Bay Kerahet,
Beşiktaş,
Matteo Ferrari,
Tomas Zapotocny
18 Aralık 2009 Cuma
Keser Döner Sap Döner

Hadi Bursa'ya puan kaybedilir, dünyanın sonu değil de, takıma adam almak için ite kaka gönderdiğin adamın seni mağlup eden golü atması zor be Denizli. Hele yerine geldiğin adam da aynı şekilde ite kaka yollanırken, o yollanan adam santrafor çıkartıp, uzun boylu stoper koyarken, senin stoper çıkartıp, 2-1 öndeyken, kısa kulvar yüzme şampiyonasına ev sahibi yapan zemininde mücadeleci bir adam yerine Yusuf'u oyuna almak gibi dahiyane (!) hamleni mat ediyorsa daha da zor.
Yenilirsin. Sahada yenilirsin. Ama bugün sadece sahada yenilmedi Beşiktaş. Daha doğrusunu söyleyelim. Hakkını verelim. Bursaspor kazandı. Hemde kenarda Ertuğrul, sahada Zapotocny'nin golüyle.
Etiketler:
Bursaspor,
Ertuğrul Sağlam,
Felix Mourinho,
Tomas Zapotocny
4 Temmuz 2009 Cumartesi
Tomas Zapotocny #2
Ah ulan ah gidiyor bizim Sarı...
Zapotocny;
Penaltı kullanacak takımda belki de en son aklımıza gelecektin. Kritik bir maçta (Kocaeli Deplasmanı) attığın penaltıyla hatırlayacağız seni. Biraz da, sen topun başına yönelince "N'oluyoruz lan" dediğimizden aklımızda iyice yer ettin.
28 yaşında olmana rağmen eksiklerini görüp onlar hakkında kendini geliştirmeni takdir etmiştim kendince. Bunlarla aklımızda kalacaktın.
İşte işin güzel yanı bu. Zapo bunun farkında. 28 yaşına gelmiş bir futbolcu kendini daha ne kadar geliştirebilir bilmiyorum ama çalışması bile takdire değer.demiştim senin için ta ne zaman.
İlk müdahalelerin sarı adamı; Bir senede çok sevdik seni. Şampiyonluk kutlamalarındaki coşkunu, kupaya giden yolda yedek kaldığın maçlarda bile yaşadığın gol sevinçlerini unutmayacağız. Yolun açık olsun...
Etiketler:
Bay Kerahet,
Beşiktaş,
Tomas Zapotocny
10 Nisan 2009 Cuma
İY1 / MS 2 | Bana Müsade Beyler
Her ne kadar aksini söyleyenler olsa da maçın mutlak favorisi gece itibariyle bir gecelik de olsa lider Beşiktaş'dı. Kazanmasını geç de olsa bildiler.
Kişisel açıdan maçın hayalkırıklığı bahis oldu. Akşamüstü Nesine'de bahis oranlarına bakarken 18.00'lik İlk yarı 1, ikinci yarı 2 gözüme çarptı. İşaretledim; yanına da 3 tane banko çifte şanslık maçlar oynadım. Maçlar saat 19.00 gibi başlıyordu ve kuponu saat 18.57'de yatırmaya çalıştım; sistem kabul etmedi. "Neyse; kısmet değilmiş" diye vazgeçtim.
Maçın ilk yarısı bitti, hepimizin bildiği oyuncu değişiklikleri yapıldı ve "Vay anasını, gitti mis gibi kupon" dedim.
Maç hakkında tek şey: Zapo penaltı kullanırken şiddetle gerildim. Birkaç saniye sonra "Vardır Mustafa Hoca'nın bir bildiği" dedim; Varmış.
Bu arada vizeler başlıyor. Blogger arkadaşlarımdan bir haftalığına müsaade istiyorum.
Etiketler:
Bahis,
Bay Kerahet,
Beşiktaş,
Kocaelispor,
Tomas Zapotocny
8 Mart 2009 Pazar
Tomas Zapotocny
Sezon başında, gerek Toraman'ın "İbrahimler Kavgası" nedeniyle gönderileceği gerek Gökhan Zan'ın geçen sezon Beşiktaş'a çektirdikleri düşünülünce yeni bir "Ronaldo-Zago" ikilisi mi doğacak düşüncesiyle heyecanlandı Beşiktaşlılar.
Sezon başında oyunuyla da yeni "Ronaldo-Zago" olacaklarının sinyallerini veriyorlardı. ancak lig uzun maraton ve her an her şey olabiliyor. Önce Sivok orta alana doğru çekilip kontrollü oyununu değerlendirmeye çalıştı teknik adam. Böylece Zapo arkada Toraman ya da Zan ile kalacak derken Mustafa Denizli 3'lü defans hattı yarattı ve Zapo-Toraman-Zan gibi denemeler ortaya çıktı bazen.
-Oppss, çabuk atladık. Biraz daha geriye alıyoruz.-
Metalist Kharkiv, Avrupa'nın belalı takımı oldu bu sene. Bu beladan nasibini alanlardan biri de Zapo oldu. O maçta yaptığı hatalar pahalıya patladı desek de tüm suçu ona yüklemek yanlış olur.
Zamanla Zapo'nun oyun karakterini çözmeye başladık. Kendisini senaryolarla değerlendirmek gerekirse:
Senaryo 1:
Rakip orta saha, rakip forvete doğru top atıyor. Zapo forvet topu almadan müdahele yapıyor ve topu takım arkadaşlarına kazandırıyor.
Sonuç: Olumlu
Senaryo 2:
Rakip orta saha, rakip forvete doğru top atıyor. Zapo ilk müdaheleyi yapamıyor. Forvet adamı topu alıyor. Zapo geride kalıyor ve yakalamak isterken faul yapıyor. Kart/penaltı/serbest vuruş/takım on kişi. Bunlardan birisi.
Sonuç: Olumsuz
Senaryo 3:
Rakip orta saha, rakip forvete doğru top atıyor. Zapo ilk müdaheleyi yapamıyor. Forvet adamı topu alıyor. Kaleciyle karşı karşıya. Ancak yeteneksiz yerli forvetimiz golü kaçırıyor.
Sonuç: Olumsuz
Senaryo 4:
Rakip orta saha, rakip forvete doğru top atıyor. Zapo ilk müdaheleyi yapamıyor. Forvet adamı topu alıyor. Kaleciyle karşı karşıya. Gözde Avrupalı santrafor topu ağlara göndermekte zorluk çekmiyor.
Sonuç: Beşiktaş Avrupa Kupa'larına veda ediyor
Genelde duruma bakınca: Adam oyun kurmaktan kaçmıyor, sorumluluk almayı seven birisi ki becerikli bu konuda. Toraman ve Zan, Rüştü'den kaçarken bu adam topu istiyor. Zapo ön müdahalede oldukça başarılı. Kademe anlayışı iyi. Eğer ki topa rakibinden önce hamle yapmaya kalkarsa genellikle başarılı oluyor. Ancak rakip topu aldıktan sonra Zapo'nun pek şansı kalmıyor. Ya geride kalıyor, ya da hamleleri başarısız oluyor. Hızıyla ilgili problemleri var. İşin güzel tarafı ise şu: Zapo bunun farkında.
Nereden mi biliyorum? BJK Resmi Yayın Organına verdiği Röportajda şunu aktartıyor Zapo:
Soru: Kademe anlayışın ve geriden oyun kurma becerin çok yüksek. Bunun için ekstra çalışmalar yapıyor musun?
-En hızlı oyunculardan biri olmadığımı biliyorum. Dolayısıyla patlayıcı kuvvet çalışmaları yapıyorum.
İşte işin güzel yanı bu. Zapo bunun farkında. 28 yaşına gelmiş bir futbolcu kendini daha ne kadar geliştirebilir bilmiyorum ama çalışması bile takdire değer.
Etiketler:
Bay Kerahet,
Beşiktaş,
Tomas Zapotocny