Schuster etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Schuster etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
30 Eylül 2010 Perşembe
Schuster'in Beşiktaş'ı
Sondan saralım: Skor 1-2, deplasmandasınız. Rakip santraforu çiftlemiş yükleniyor. Dakika 90 artılarda. Schuster'i gösteriyor kamera. Schuster oyuncuları öne çıkartmaya çalışıyor ısrarla. Eğer ki sahada günden güne oturmaya başlayan bi' Schuster'in Beşiktaş'ı var dersek; o Beşiktaş'ın da özet anlarından biridir bu.
Kadrolar ilk açıklandığında beklediğimiz 4-1-2-1-2 geldi yine. Santrafor Bobo. Kanatlara oynayan ikinci forvet Quaresma. Ernst ve Guti'nin önünde top taşımakla görevli Tabata. Arkada "temizlikçi" Aurelio. Bek poziyonunda, açık oyununa göre nispeten daha başarılı Hilbert. Diğer tarafta bildiğimiz Deli Kaptan. Tandemde Ferrari-Toraman ikilisi. Kalede ise iç sahada sıkıntı yaşayan, bu maç ile toparlanmak istemesi muhtemel Hakan.
Beşiktaş zaman zaman bozulsa da yine istediğini yaptı. Sezon başından beri deplasmandaki Fenerbahçe ve içeride kaybedilen İBB maçından çok daha ciddi oyun oynayan rakip vardı karşıda. Önde basan, tempo yapmak isteyen ve top rakipteyken oyunu daraltma çabası olan bi' ekip. O yüzden Beşiktaş'ın bu maçta yapacakları ciddi bir ölçü olacaktı; güzel de oldu. Nitekim maç sonundan baktığımızda topa sahip olma ve pas konusunda rakibinden bayağı bir önde olacağını tahmin etmek güç değil.
Bobo'dan başlayayım diyorum. Bu sezon mükemmel başladı, ki kendisi yıllarca sezona kötü ve fazla kilolarla başlayıp sonradan açılırdı. Böyle devam ederse sayısal olarak da o özlediğimiz santrafor performansı gelecektir. Quaresma fazla hırsının kurbanı oldu belki de, çıktıktan sonra yedek kulübesini attığı yumruklardan belliydi. Geçmiş olsun diyelim. Tabata-Ernst-Guti ve hatta Necip. Ara pas/koşu yoluna pas konusunda daha iyi bir dörtlü var mı merak ediyorum bu topraklarda. Guti'nin markajda kaldığı anlarda Ernst'in sazı eline alması da ayrı bir olay. Saçsız Kral Rulez! Hilbert açık oyuncusu geldi, bek kalacak böyle giderse. Geçen maça göre daha az hatayla oynadı. Hatta karşısında her zaman bu kadar hareketli açık oyuncuları olmayacağını düşünürsek, iç sahada bek oynaması daha kolay olabilir. Hakan bir maç yakıyor, bir maç ipten alıyor takımı. O son pozisyonda adeta uzadı. İyi bakalım. Holosko'ya bir şey demiyorum. Defansa yardımı güzel, pozisyona girmesi/koşuları yerinde; ama son tercih! Arkadaş; bir girmedi, iki girmedi, e üçüncüde at pası boştaki adama. Neyse...
Başlığa dönelim, bizim Dayı günden güne sevdiriyor kendisini. Bazı tercihleri elbette eleştiriye açıktır ancak oturttuğu yapıyı görmemek ve beğenmemek imkansız. Kendisine teşekkür ettiğimiz kadar bu kısa sürede bu kadar uyum göstermeye çalışan özverili topçularımıza da teşekkür edelim.
Etiketler:
Bay Kerahet,
Beşiktaş,
Rapid Wien,
Schuster
23 Temmuz 2010 Cuma
Beşiktaş 2010-11 Kadrosu (?) (Erken de Olsa)
Henüz transferler bitmese de şöyle bir şey yazmak iyi olur. Bakalım mevcut durum ne Beşiktaş'da:
Kim gitsin?
Zapo-Ferrari ikilisinden biri gidecek belli ki. Schuster'in Ferrari'yi göndermesi gündemde. Sebep olarak basında oyun içinde "ağır" kalıyor olarak yazılsa da; gerek gece hayatı, gerekse dedidokusu dönen sakatlığı derim ben. Yoksa Schuster kör değildir Ferrari ile Zapo arasında kıyas yapsın. Ayrıca ben son ana kadar Zapo'yu pazarlama amaçlı yapıldığına inandırmaya devam edeceğim kendimi. N'apalım seviyoruz Matteo'yu.
Fink ile yollar ayrılacak gibi. Bence kalmalı. 6+2+2'nin son kısmına dahil olmalı en kötü. Onun dışında Holosko gönderilmek isteniyor. Anadolu'da potansiyel alıcıları hazır. Ayrıca Guti'nin gelmesinden sonra Tabata-Delgado ikilisinden birinin gideceği aşikar. Bence ikisi de gitsin; ancak biri gidecekse o da "kaptan" Delgado olmalı.
Neyse, gelelim kadroya. Schuster'in takımı izlediğimiz kadarıyla 4-4-2 oynayacak. Bu sistemin kilit rolü Guti'de olacak. Şimdiye kadar oynanan maçlarda Delgado'ya verilen görevi Guti üstlenecektir diyebiliriz. Şablon üzerinde sistemi şöyle gösterebiliriz:

Kale
Kim gitsin?
Zapo-Ferrari ikilisinden biri gidecek belli ki. Schuster'in Ferrari'yi göndermesi gündemde. Sebep olarak basında oyun içinde "ağır" kalıyor olarak yazılsa da; gerek gece hayatı, gerekse dedidokusu dönen sakatlığı derim ben. Yoksa Schuster kör değildir Ferrari ile Zapo arasında kıyas yapsın. Ayrıca ben son ana kadar Zapo'yu pazarlama amaçlı yapıldığına inandırmaya devam edeceğim kendimi. N'apalım seviyoruz Matteo'yu.
Fink ile yollar ayrılacak gibi. Bence kalmalı. 6+2+2'nin son kısmına dahil olmalı en kötü. Onun dışında Holosko gönderilmek isteniyor. Anadolu'da potansiyel alıcıları hazır. Ayrıca Guti'nin gelmesinden sonra Tabata-Delgado ikilisinden birinin gideceği aşikar. Bence ikisi de gitsin; ancak biri gidecekse o da "kaptan" Delgado olmalı.
Neyse, gelelim kadroya. Schuster'in takımı izlediğimiz kadarıyla 4-4-2 oynayacak. Bu sistemin kilit rolü Guti'de olacak. Şimdiye kadar oynanan maçlarda Delgado'ya verilen görevi Guti üstlenecektir diyebiliriz. Şablon üzerinde sistemi şöyle gösterebiliriz:

Kale
Kaleci konusunda en rahat takım Beşiktaş'dır muhtemelen. Asıl kaleci Hakan olacak gibi. Arkasında tecrübesiyle Rüştü ve gelecek vadeden kaleci Cenk Gönen var. Yani en sorunsuz mevki kale Beşiktaş için.
Defans
Ferrari gider ise asıl stoper ikilisi Toraman-Sivok olur diye düşünüyorum. Böylece ileride oynayan yabancılara kontenjan açılır. Ayrıca Erhan Güven ve Ersan Gülüm gibi stoperler de mevcut ki Schuster'in 4 stoper istediğini biliyoruz. Yeterli mi? Bence değil. Toraman ve Sivok Ferrari'nin yancısı olurlar, ama ikisi de o "lider stoper" değil. Pozisyon bilgileri, oyun anlayışları yetmez buna. Bek konusunda solda İsmail Köybaşı ve Üzülmez var. Sağda Ekrem, Toraman, Rıdvan, Erhan... Bayağı adam var. Sakatlığı atlatmış iyi bir Rıdvan tam oranın adamı olacaktır.
Orta Saha
Defansif rolü üstelecek oyuncularda sıkıntı yok. Ernst gibi bir emniyet sibobu var. Arkasında genç Necip. Bu ikili oldukça iyi. Ayrıca zorlama bir Uğur İnceman var ki evlerden ırak. Neyse... Şablonda oyun kurucu yazdığım mevki Guti. Kalitesini, tekniğini konuşmaya gerek yok. Sistem oturdukça Guti'nin pasları kıymetlenmeye devam edecektir. Ayrıca zorlu deplasmanlarda iki önlibero önüne Guti de yapılacaktır. Ayrıca Onur Bayramoğlu var. Geçen sene A2'ye transfer edilmişt, Schuster ile A takıma yükseldi. Onu da kullanmak isteyecektir Schuster. Tabii ortayı üçlerken işe yarar. Ernst-Guti-Onur... Olabilir.Kanatlar
Sağ açık ve sol açık konusunda Quaresma gibi bir fenomen var. Basit maçlarda bile mükemmel bir hırs ve sorumluluk ile oynadı. Maç içinde kanat değiştirdi, yardımlaşarak oynadı. Quaresma'dan gol değil asist katkısı bekliyorum. Ligin asist lideri olması olası. 4-5 gol atsa yeterlidir. Ki kendisi sayılarla ifade edilemeyen bir katkı yapacaktır Beşiktaş'a. Ayrı bir yazı konusu olur. Ayrıca Hilbert var safkan kanat. Bursaspor'un kanat oyuncularından birinin transferi de gündemde. Yedekte bekleyecek Ekrem'i, zamanında orada oynamış Nihat'ı da ekleyebiliriz bu bölgeye.
Forvet
Santrafor konusunda Bobo ve Nobre var elde. Nobre'nin adı bile değişlik yapıyor adamı ya neyse. Asıl adam Bobo olacaktır. Schuster'in "uzun boylu" pivot isteği vardı ki o pivot çok ahımızı alıp Eskişehirspor'a gitti. Bir kez daha yazıklar olsun diyelim ona. "SS" yazdığım mevki "Nihat bölgesi". Sezona süper bir başlangıç yaptı Nihat. İki resmi maçta 3 gole ulaştı. Oyunu, şutları geri geldiği takdirde "en büyük transfer" olacak tabii ki. Taraftar da arkasında "Beşiktaş'ın Çocuğu"nun. Zorlu deplasmanlarda o mevki ortasahaya çekilip 4-5-1'e dönüş yapılacaktır. Schuster de rakibe göre taktik uygulayabileceğini söylemişti. Ayrıca kaleye yakın oynadığında Tabata'nın ne kadar etkili olduğunu biliyoruz. Schuster değerlendirebilir onu orada. 40 maçı Nihat'ın üstüne yüklemek gereksiz olur. Ki sözkonusu "Bursasporlu genç" ve "dünya yıldızı" transferi de var. Beklemek gerek.